3. Taş kemer (Valens/Bozdoğan) Zeyrek ile Süleymaniye'yi birbirinden ayıran vadiyi aşıp, taşıma suyla değirmeni yüzyıllardir döndürmekte. Ayakları sağlam basan bu yapının yanında, kuytusuna sığınmış evlerin ise birkaç yüzyıldan sonra bazı motor fonksiyonları yerine getirmekle beraber artık bitkisel hayata geçtiğini görebiliyoruz. Bir savaş alanındaki kent doktorunun çaresizlik içindeki iyi niyeti bunların bazılarını hayata döndürse bile, yeni hayatın turistik/nostaljik gösteri objesi olarak (bkz. Soğukçeşme Sk.) ruh bedenden çoktan ayrılıyor. Halbuki bu akıllara sığmaz terkedilmiş (ve bazıları bütün terkedilmişliği ile yeniden işgal edilmiş) güzellikleri ile bu evler, megalopolün gerçek anıtları. Dünyanın yeni düzeni ile birlikte er veya geç bir 'proje'ye dönüşecek, içindeki ve çevresindekilere istimlak bedeli ve hava parası ödendikten sonra gösteriye katılacak olan bu "uzak akrabalar" (Tanpınar) hayırseverliğin yağmasına uğrayacak, metrukenin sesine, endamına, kokusuna ve güzelliğine vakıf olamayanların elleri ile. Parayı cebine koyan merhamet kültürü, önüne çıkan her mekanı bir 'kültür merkezi'ne dönüştürüp gösterinin önüne atarken, gerçek yıkımların ve harabelerin aslında yukarıda sayılan 'rasyonel ekipler'in marifeti olduğunu unutuyor, depremlerde olduğu gibi…

pope@xurban Kasım 2000 <<<<back to xurban <<<<<
a b c d k n y m g k i m k b l c w s p k t b m m t s k g k b m h p d s p t c s t k d g m s a g s m h f c u k